Mescid-i Aksa Kudüs kentinin Eski Şehir kısmında yer alır ve İslamiyet dinindeki en önemli üçüncü kutsal mekan sayılır. Mescid-i Aksa, Kubbet-üs-Sahra yanında bulunur. 17 kapı ve 4 minareden oluşur.
Mescid-i Aksa Müslümanlar'ın ilk Kıble yönüdür. Kur'an-ı Kerim'de Mescid-i Aksa hakkında şöyle bir kısım vardır: "Kulunu (Muhammed'i) bir gece Mescid-i Haram'dan (Mekke'den), kendisine bir kısım ayetlerimizi göstermek için, çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksa'ya (Kudüs'e) götüren Allah'ın şânı ne yücedir. Doğrusu O, işitir ve görür."
Hz. Muhammed ise Mescid-i Aksa için şu sözleri söylemiştir: "Yolculuk ancak şu üç Mescid'den birine olur: Benim şu mescidime [Mescid-i Nebevî], Mescid-i Haram'a ve Mescid-i Aksa'ya.''
Mescid-i Aksa yalnızca Müslümanlar için kutsal bir yer değildir. Aynı zamanda Yahudiler için de Mescid-i Aksa en kutsal yer olarak görülmektedir.
Müslümanlar, Hz. Muhammed'in Mekke'de bulunan Mescid-i Haram'dan Miraç'a yükselerek Mescid-i Aksa'ya geldiğine inanır.
Mescid-i Aksa, Hz. Muhammed tarafından Kıble olarak duyurulmuştur ve Hicret sonrası geçen 17 aya kadar bu şekilde kalmıştır. Daha sonra Allah, Hz. Muhammed'e Kıble yönünü Kâbe olarak vahiy etmiş ve Kâbe, Kıble yönü haline gelmiştir.
Mescid-i Aksa kim tarafından ne zaman inşa edildi?
Yapılmasına Hz. Davud döneminde başlanan mübarek yerin yapımını Hz. Davud tamamlayamadan vefat etmiştir. Yarım kalan yapıyı tamamlama görevi Hz. Davud’un oğlu Hz. Süleyman’a kalmıştır.
Babasının ölümü ardından inşaatı tamamlamak isteyen Hz. Süleyman 12 mahalleden oluşan Kudüs şehrini işlerinde iyi bilinen inşaat işçilerini bularak kısa sürede tamamlatmıştır. Tüm inşaatının bitmesi 7 yıl sürmüştür. Bu yapım süresi boyunca inşaat malzemelerinin yanında değerli taşlarda eritilerek Mescid-i Aksa’nın yapımında kullanılmıştır.
Hz. Süleyman tarafından tamamlanmış olan Mescid-i Aksa’ya Beyt-ül Makdis de denilmektedir. Ancak bu isim Kuran-ı Kerim’de geçmemektedir. Hz. Musa’dan kalma öz tevratında bu mescidin tamamlanmasının ardından buraya konulduğu söylenir. Ahid sandığının içine konulan öz Tevrat Hz. Süleyman tarafından mescide konulmuştur. Asurlular tarafından işgal edilen ve yakıp yıkılan Kudüs şehrinde ise bu yıkımın ardından mescidin yapımında kullanılan değerli taşlar ve eşyalar çalınmıştır.
Bu işgalin ardından yıllar sonra tekrar onarılan ve yeniden inşa edilen Mescid-i Aksa bu kez de Romalılar tarafından işgale uğranmasının kurbanı olmuştur. Bu işgaller neticesinde Kudüs-Musevi ilişkisi zarar görmüştür. Kabe yapılmadan öncesine kadar ise bu mescit, Müslümanların kıblesi olarak kabul ediliyordu. Hz. Muhammed’in burada miraca yükseldiği ve burada namaz kıldığı biliniyor.
Mescid-i Aksa ilk olarak Hz. Muhammed'in sahabelerinden birisi olan Ömer bin Hattab tarafından inşa edilmiş küçük bir din eviydi. Daha sonra Emeviler'in beşinci halifesi Abdülmelik tarafından tekrar inşa edildi ve genişletildi. Abdülmelik'in oğlu Birinci Velid tarafından 705 yılında Mescid-i Aksa'nın yapımı tamamlandı. Mescid-i Aksa, 746 yılında meydana gelen bir deprem sonrası yıkıldı. İkinci Abbasi halifesi Mansur 754 yılında tekrar Mescid-i Aksa'yı inşa etti. Oğlu Mehdi ise 780 yılında Mescid-i Aksa'yı tekrar inşa etti. 1033 yılında meydana gelen depremle beraber Mescid-i Aksa ağır hasar aldı. 1035 yılında ise Fatimi Devleti'nin ikinci halifesi Zahir Mescid-i Aksa'yı onararak tekrar inşa etti ve bugünkü halini kazandırdı.
Her bir inşa ve tadilat sırasında o dönem başta olan halifeler Mescid-i Aksa'ya eklemeler ve yenilikler yaptı.
1099 yılında gerçekleşen Haçlı Seferleri sırasında Kudüs kenti ele geçirildi ve Mescid-i Aksa kiliseye çevrildi. Eyyubi Hanedanı'nın kurucusu Selahaddin Eyyubi, 1187 yılında Kudüs'ü geri aldı ve Mescid-i Aksa'yı tekrar camiye çevirdi.
Geçen yıllar boyunca Mescid-i Aksa, Eyyübiler, Memlükler, Osmanlı Devleti ve Ürdün tarafından sürekli olarak restore edildi.
Mescid-i Aksa neden önemlidir? Dört büyük din içinde büyük önem taşıyan Kudüs şehrinde bir o kadar önemli olanlardan bir tanesi de şüphesiz Mescid-i Aksa’dır. İslam dünyası için büyük önem taşıyan bu ibadethane kutsal kitap olan Kuran-ı Kerim’de mübarek yer olarak geçer. En uzak yer anlamına gelen Mescid-i Aksa islamiyetin ilk zamanlarında Mekke’ye en uzak ibadethane olduğu için bu adı almıştır.
Yahudilerin ilk inşaa ettiği Mabed'e Ne oldu?
Nebukadnezar tarafından ele geçirildikten sonra tapınaktan değerli hazineler alınarak Babil'e götürüldü. İlk işgalde ağır hasar görmemiş olan tapınak, MÖ 586'da Kudüs halkının tekrar isyan etmesi üzerine Kudüs'ü yeniden ele geçiren Babil Kralı tarafından yıkıldı.
In E-Sim we have a huge, living world, which is a mirror copy of the Earth.
Well, maybe not completely mirrored, because the balance of power in this virtual world looks a bit
different than in real life. In E-Sim, USA does not have to be a world superpower, It can be
efficiently
managed as a much smaller country that has entrepreneurial citizens that support it's foundation.
Everything depends on the players themselves and how they decide to shape the political map of the
game.
Work for the good of your country and
see it rise to an empire.
Activities in this game are divided into several modules.
First is the economy as a citizen in a country of your choice you must work to earn money, which you
will get to spend for example, on food or purchase of weapons which are critical for your progress
as a fighter.
You will work in either private companies which are owned by players or government companies which
are owned by the state.
After progressing in the game you will finally get the opportunity to set up your
own business and hire other players. If it prospers, we can even change it into a joint-stock
company and enter the stock market and get even more money in this way.
In E-Sim, international wars are nothing out of the ordinary.
"E-Sim is one of the most unique browser games out there"
Become an influential politician.
The second module is a politics. Just like in real life politics
in E-Sim are an extremely powerful tool that can be used for your own purposes.
From time to time there are elections in the game in which you will not only vote, but also have the ability
to run for the head of the party you're in.
You can also apply for congress, where once elected you will be given the right to vote on laws
proposed by your fellow congress members or your president and propose laws yourself.
Voting on laws is important for your country as it can shape the lives of those around you.
You can also try to become the head of a given party, and even take part in presidential
elections and decide on the shape of the foreign policy of a given state
(for example, who to declare war on).
Career in politics is obviously not easy and in order to succeed in it, you have to have
a good plan and compete for the votes of voters.
You can go bankrupt or become a rich man while playing the stock market.
The international war.
The last and probably the most important module is military.
In E-Sim, countries are constantly fighting each other for control
over territories which in return grant them access to more valuable raw materials.
For this purpose, they form alliances, they fight international wars, but they also have
to deal with, for example, uprisings in conquered countries or civil wars, which may explode on
their territory.
You can also take part in these clashes, although you are also given the opportunity to lead a life
as a pacifist
who focuses on other activities in the game (for example, running a successful newspaper or selling
products).
At the auction you can sell or buy your dream inventory.
E-Sim is a unique browser game.
It's creators ensured realistic representation of the mechanisms present
in the real world and gave all power to the players who shape the image of the virtual Earth
according to their own.
So come and join them and help your country achieve its full potential.
Invest, produce and sell - be an entrepreneur in E-Sim.
Take part in numerous events for the E-Sim community.