Article

6514

Herkese selam,

Öncelikle aranızdan ilk defa gören, sürekli shoutlarda vs görüp tanımayan, tanıdığını zannedip eksik veya yanlış tanıyan arkadaşlara kendimi tanıtarak başlamak istiyorum. Bu vesileyle kendim için de bir otobiyografi yazmış olacağım, vakti olanlar isterse okuyabilir. Yaklaşık 9-10 yıldır bu resimli oyundayım. Başlangıç serverım Secura.

Secura zamanlarım:
Secura'da başlangıç günlerimi çok hatırlamamakla birlikte, oyunu aktif olarak oynamaya Ekip-1 birliği ile başladım. "pebbles07, sasomiewrem , ysg331, whitefang, _uzeyr_" gibi sevdiğim tecrübeli oyuncularla birlikte ciddi ciddi e-sim oynamaya başladım. Sonrasında server içindeki bazı olaylar sebebiyle ait olduğum askeri birlik dağıldı, daha doğrusu liderler oyunu bıraktı. TR ile aktif oynamaya devam etmek istediğim için dönemin en aktif birliği olan Weltschmerz'e girdim. Uzun zaman da orada bulundum ve SecuraTR topluluğunda daha fazla oyuncu tanıdım. Belli bir zaman sonrasında " TilkiAndrei (Thanatos03), MnM222 (furker), MythArrow , psikolojikman" gibi senelerdir arkadaş olduğum kişilerle birlikte Wolf Fang adında kendi birliğimizi kurduk. O günlerden beri bu arkadaşlarla yolumuz bir daha hiç ayrılmadı. Her serverda birlikte oynadık, oynuyoruz. Kendi birliğimizi kurduktan sonra, kendi birliğini kuran çoğu kişinin yaptığı gibi bir süre merc takılma hevesimiz oldu. Sonrasında klasik e-simTR topluluğuna uyarak çoğu zaman haklı bazen de belki haksız sebeplerle TR tarafından da karşı taraftan da savaştık. Bu durum çok sürmedi çünkü primera serverında yeni bir oluşum başlıyordu ve Tong Khan oyuncu grubu olarak bizim de yardımımızı istedi ve securada aktifliği durdurup primeraya geçiş yaptık.

Primera zamanlarım:
Bu kısım biraz daha uzun olacak çünkü aktif e-sim kariyerimin en uzun ve sorumluluk dolu dönemini primerada yaşadım. Dolayısıyla anlatacağım şeyler bir miktar daha fazla. Primera serverına geldiğimde ülke silikti. İşin komik yanı serverda aktif olan eski oyuncuların söylediğine göre şimdiye kadar serverda TR'nin haritada olduğu zamanlar silik olduğu zamanlardan daha azmış. Benim de merge serverlardan birinden geçirdiğim Q4-Q5-Q6 karışık idarelik bir setim vardı. Serverdaki aktif bütün Türk birlikleri toplanmış. Herkes yılların markalarından ve egosundan vazgeçip Ergenekon adında 100 kişilik bir birliğe girmişti. Tong Khan , smecherturk , Mario8441, Rauf Orbay vs. primeradaki dönemin aktif tecrübeli oyuncularının tamamı bu birlikteydi. Ülke ise her zamanki gibi silikti. PrimeraTR'yi diğer serverlardaki Türkiye'den farklı kılan ise bütün topluluk birlik olduğunda bile aktif oyuncu topluluğunun gücünün ülkeyi bulunduğu durumdan kurtarmaya yetmemesiydi. Kimse sorumluluk altına girmek istemiyordu. Kurulan whatsapp grubunda en son tamam ben başkan olurum diye bir mesaj attım. Servera yeni geldiğim için Tong hariç birlik liderlerinden hiçbiri beni tanımıyordu. Onun kefil olması, herkesin sorumluluktan kaçması derken e-sim kariyerimde ilk defa başkan oldum. Görevi teslim aldığımda çok net hatırlıyorum. Org'da toplam 17k Q1 wep ve 400 gold vardı. Başka da 100-200 ekmek ve hediye hariç bir şey yoktu. Ülke ise İsrail, İtalya ve Romanya tarafından 2şer bölge olacak şekilde bölüşülmüştü. O gün başlamak üzere 12 başkanlık döneminin 8-9'unda doğrudan başkan olarak, kalanlarında da vCP olarak yönetimde yer aldım. Serverda dalga konusu olan Türkiye oyuncu topluluğunda hiçbir değişiklik olmadan, sadece birlik olması, serverda önde gelen kişilerin bana tam destek sağlaması ve doğru diplomatik/stratejik/askeri kararlar vermemiz sayesinde kısa süre içerisinde bazen teker teker bazen de çoğu birlikte olmak üzere, Yunanistan, Kıbrıs, İsrail, Ukrayna, Rusya, Letonya, Estonya, Finlandiya, Slovakya, Polonya, Litvanya, Norveç, İrlanda, Kanada, İran, Pakistan, Mısır gibi ülkeleri işgal ettik. Üretimde, günlük hasarda, bölge sayısında ve hepsinden önemlisi uluslararası saygınlıkta 1. ülke olduk. Bu sırada çok sayıda yeni oyuncu yetiştirdik. Bazıları bizimle oynamaya devam etti. Bazıları oyunu bıraktı, bazıları da başka gruplarla oynamayı tercih etti. Sonra benim de önüne geçemediğim bazı problemler yüzünden yeniden iç çatışmalar sebebiyle bu topluluk dağıldı ve nispeten güçsüz bir duruma düştük. Bunun sebebi de genel olarak başka serverlardan gelip, başka serverlardaki hesapları primeraya taşımak isteyen kişilerdi. Ben de kendi arkadaş grubumu alıp kafa dinlemek için biraz serbest oynadıktan sonra tekrar TR'ye döndük ve Kahuna The JAPAN ile birlikte hala gurur duyduğum primera tarihinin en başarılı ittifağı olan "Wolfpack" ittifağını kurduk. Senelerdir ayakta, hala maksimum verimlilikte ve yardımlaşmayla devam ediyor. Herkes gibi bir süre sonra primera serverında aktiflik azalınca ve Alpha serverı açılınca buraya geçtik.

Alpha zamanları:
Aslında alpha ile ilgili yazabileceğim çok fazla bir şey yok. Birlikte oynadığım kişiler de aynı, dileyenler askeri birliğime bakabilir. Bu kişilere ek olarak sadece Kahuna The JAPAN vardı. O son gelişmelerle birlikte başka bir arkadaşına destek olmak için birlikten ayrıldı. Server başından beri Japon PTO'sunda oynuyorduk. Öyle pek vuruş yapmak, diplomasiye katılmak gibi heveslerimiz de yoktu. Server açıldığından beri hangi ülke veya taraf olduğuna bakmaksızın eski arkadaşlarımızdan hangisi yardım isterse arada girip o savaşta vuruş yapıp çıkıyorduk. Uzun bir inaktiflik döneminden sonra TR'ye geldik. Ortalık birbirine girdi. Her ne kadar arabulucu olmaya çalışıp TR-çek çekişmesinin önüne geçmek istesem de tarafların inadı yüzünden başaramadık. Luxia serverı başlayınca kendiliğinden ortalık duruldu. Sadece belli bir süre sonra Bulgarları gazlayıp TR ile savaşa sokan bir gereksizin ülkeyi bu hale getirmesini istemediğim için seri 3-4 başkan impeachinden sonra bir süreliğine formaliteden başkan oldum ve Bulgaristan ile barış yapıp israfın ve işgalin önüne geçtim. Sonrasında aynı gereksiz emellerine ulaşamadığı için bu sefer cw açtı. Koltuk hırsım olmadığı için ne kendim savaştım ne de yerli/yabancı dostlarımdan savaşmasını istedim. Bulgaristan'a savaş açıldığında, daha 1 ay öncesinde eski savaşı bitirirken Bulgar arkadaşlarıma verdiğim barış sözünden dolayı Bulgar vatandaşlığına geçtim. Eğer bulgar toprakları tehdit altına girerse savunmalarına yardım edecektim ama böyle bir şeye gerek bile kalmadı. Dolayısıyla her ne kadar yönetime karşı olsam da, Türk-Yunan savaşında şimdiye kadar her iki taraftan da bir vuruş bile yapmadım.

Evet nihayet hikayenin sonuna geldik. En son bölümde iki taraftan da herhangi bir vuruş yapmadığımı söylemiştim. Şimdi sebebine geleceğim. Sebebi şu; Mevcut yönetimin AlphaTR'yi dışarıdan silemediğini ve bu yüzden TR'ye gelip yönetime geçtiğini düşünüyorum. Amaçları dışarıdan silemedikleri ülkeyi yönetimde olarak silik tutmak. Bu şekilde hem kavgalı oldukları ekip ülkeyi savunmayacak hem de yönetimin kimde olduğuna bakmaksızın ülke için savaşmak isteyen diğer nispeten az sayıda kişiler kendini harcayacak. Bu gereksiz veletlerin tek amacı sevmediği insanları birbirine kırdırmak ve ülkeyi silik tutmak. Ben de TR tarafından vursam, bu sorunlar çözüldüğünde TR'nin geleceği için savaşacak insanların kaynaklarını eriteceğimi; TR karşısından vursam da ne olursa olsun TR için savaşmak isteyen insanların kaynaklarını eriteceğimi bildiğim ve iki tarafı da drainlemek istemediğim için savaşmıyorum. Aynı ülkeyi yöneten gereksizlerin yaptığı gibi sadece izliyorum.

Buraya kadar sıkılmadan okuyan varsa öncelikle ilgisine teşekkür ederim. Başkan adayı olmamın sebebi umarım son defa servera düzen getirmek istemem. Bir de yukarıda bahsettiğim saçma oyuna uyamları kendine getirerek kendini bilmezlerin ekmeğine yağ sürülmesini engellemek istemem. İşgali de kafanıza takmayın birlik olduktan sonra her şey çözülür. Ayrıca son eklemek istediğim bir şey var. Sanal ortam da olsa serverda son zamanlarda çok fazla gericilik ve Atatürk karşıtlığına denk geliyorum. Biraz kendinize gelin. Sınırları aşmayın. Türkiye Cumhuriyeti'nde yaşadığınızı, binlerce yıllık bir millet geleneğinden geldiğinizi ve dünyaya örnek olması gereken bir milletin parçası olduğunuzu unutmayın. İyi oyunlar.



Previous article:
Casus Belli: Show Strength (3 years ago)